Yetenekler ve Seçimler

Beni Gryffindor’a koymasının tek sebebi,” dedi Harry yılgın bir sesle, “çünkü Slytherin’e girmek istemedim…” “Kesinlikle,” dedi Dumbledore, bir kez daha gözleri pırıl pırıl gülümseyerek. “Bu da seni Tom Riddle’dan çok farklı hale getiriyor. Bize aslında kim olduğumuzu gösteren şey, yeteneklerimizden çok seçimlerimizdir, Harry.” Harry nutku tutulmuş halde sandalyesinde oturuyordu.

Harry Potter ve Sırlar Odası

Evet Harry Potter serisindeki alıntılarımıza devam ediyoruz. Bu sefer Sırlar Odası’nda hikayenin sonunda Dumbledore’den duyduğumuz bir ders niteliğinde replik. Adeta hayata bakış açınızı etkileyecek cümlelerden biri. Yukarıda yaptığım alıntı ile altını çizdiğim cümle. Şimdi bu cümle üzerinden hareket ederek birkaç şey karalamak istiyorum.

Yetenek dediğimiz şey, bilimsel olmayan ve tamamen kişisel olan düşünceme göre, doğuştan gelen ancak zamanla geliştirebildiğimiz özelliktir. Bizi diğerlerinden farklılaştırabilecek düzeyde ön plana da çıkarabilir. Mesele futbol üzerinden örnek verirsek profesyonel futbolcuların hemen hepsi yeteneklidir. Ancak Messi gibi C. Ronaldo gibi yeteneği ile çalışmayı perçinleyerek en iyi olmak ile Sergen Yalçın gibi çalışma olmadan sabit bir yetenek ile hayatını geçiren de var. Zaten bu tip örneklerle birlikte yeteneğin doğuştan geldiğine, çalışma ile geliştirildiğine inanıyorum.

Bizi biz yapan şeylerden biri aslında yeteneklerimiz. Çünkü neyi yapabileceğimize ya da neyi yapamayacağımıza ilişkin sınırlarımızı belirleyen şeydir. Yine futbolcu olmak üzerinden örnek verelim. Yeteneğiniz varsa bir şekilde futbolcu olabilirsiniz. İyi veya kötü profesyonel bir takımda oynayabilirsiniz. Ancak yeteneğiniz yoksa istediğiniz kadar çabalayın, istediğiniz kişileri araya koyun sadece kısa süreliğine belli bir seviyede yer edinebilirsiniz. Daha yukarı seviyelere gelemezsiniz. En üst seviyeye çıkmanız imkansız zaten. Yani futbolcu olup olmayacağınızı belirleyen en önemli şey yeteneğiniz olacaktır. Bütün alanlar için geçerli olan bir kural bu. Sadece bazı alanların istediği yetenekler futbol gibi göze batan yetenekler olmadığı için dikkatimizi çekmiyor olabilir.

Peki seçimlerimiz nerede devreye giriyor? Yapabilmek ile yapmak, yapamamak ile yapmamak arasındaki fark kadar ince bir çizgi aslında bu. İşte bu çizginin ne tarafında olacağımızı belirleyen şey seçimimiz oluyor. Yani Dumbledore’nin dediği gibi “bize aslında kim olduğumuzu gösteren şey, yeteneklerimizden çok seçimlerimizdir”

Burada konuyu replikten uzaklaştırıp farklı bir yerden girmek istiyorum. Peygamberin bir hadisinde “Haksızlık karşısında susan dilsiz şeytandır” dediği rivayet edilir. Başka bir hadisinde “İçinizden biri bir kötülük görürse eliyle, buna gücü yetmezse diliyle değiştirsin; buna da gücü yetmezse kalbiyle düzeltsin.” dediği rivayet edilir.

Şimdi bu noktada varmak istediğim yer, yeteneklerimiz aslında bizim birer gücümüz. Hani süper kahramanların yetenekleri aslında gücünü belirler ya normal olan biz insanlarda da gücümüzü yeteneklerimiz belirler. Yeteneklerimiz ile birlikte yapmış olduğumuz seçimler de gücümüzü nasıl kullandığımızı belirler. Haksızlık karşısında bir şeyleri değiştirebilecek yeteneğimiz varken -ki bu yetenek haksızlığı ortadan kaldıracak bir şey (makine gibi somut ya da fikir gibi soyut şeyler) üretme olarak kabul edebiliriz- bu yeteneği kullanmamayı ya da kullanmayı seçmek bize kim olduğumuzu gösterir. Yetenek ile gücü benzer noktaya koyduğumuzda, aynı şekilde eliyle, diliyle ve kalbiyle düzeltme konusu da aslında direkt olarak yaptığımız seçimleri ifade eder hale geliyor.

Konuyu tekrar toparlayacak olursak aslında karakterimizin ne olduğunu, başka bir değişle kim olduğumuzu bize gösteren en önemli şey seçimlerdir. Yeteneklerimiz ve cesaretimiz birleşip seçimlerimizi oluşturuyor. İyiyi mi seçiyoruz yoksa kötüyü mü seçiyoruz? Bu bakış açısı ile birlikte alacağımız hayat dersini aslında hayatın her alanında görüp bulabilecekken, bir de J.K. Rowling tarafından Dumbledore’nin ağzından okuyarak/duyarak alıyoruz. Tabi önemli olan bu dersi aldıktan sonra hayatımızda ne kadar uyguladığımız noktasıdır. İşte o da aslında bizi biz yapan seçimlerimizden biri değil mi?

Konu hakkında eklemek istediğiniz ya da vermek istediğiniz başka örnekler varsa yorum olarak eklemeyi unutmayın.

2 comments

  1. Bu sözü iyi hatırlıyorum, gerçekten ders niteliğinde. Tabi ne kadar kendi hayatımızda uygulayabiliyoruz orası belirsiz. Güzel bir içerik olmuş, teşekkürler.

    Beğen

Yorum bırakın